BMW 7 Serisi, Çok Fazla Teknoloji Onu Sınıfının Lideri Yapabilir Mi?
Büyük her zaman en iyi midir, ya da bir şeyin gereğinden daha fazla kullanılması onu iyi yapar mı? BMW 7 Serisini görünce aklıma gelen bu sorular, arabayı inceledikçe cevap bulmaya başladı. Her şey dozunda güzel BMW. Umarım bunu anlayıp otomobillerini eskisi gibi güzel yapabilirsin. Ama durun, zaten alt segmentlerde yer alan otomobilleri bu kadar şık yapabilirken neden 7 Serisinde BMW ya sev ya nefret et tarzına döndü?
BMW, böbrek şeklindeki ön ızgaralarıyla ikonikleşmiş bir marka. Eski modellerinde yer alan böbrek tasarımı büyütme kararı alan BMW tasarımcıları, böbrek boyutunu fil böbreği olarak seçmişler. Ön far grubunu da 2 parçaya ayıran BMW, ön tarafında belki de gelmiş geçmiş en çirkin BMW tasarımına sahip model. Aracın ön yüzünü görmezden gelirsek sülün gibi bir tasarıma sahip. Düz çizgiler ve heybetli duruşuyla adına yaraşır bir silüeti var 7 Serisinin. Aracın arka tasarımı ise, eh işte dedirten düzeyde. Aslında parça parça baktığınızda gayet şık ve güzel parçalara sahip bir otomobil 7 Serisi ama bu parçalar bir araya gelince ortaya çıkan şey ise tam anlamıyla bir karmaşa.
Sade tasarım dili aracın iç mekanında da devam ediyor. Tuş detoksuna girmiş olan 7 Serisi, iç mekandaki tuş sayısını azaltmış ve var olan tuşları da kapasitif tuşlarla değiştirmiş yani kısacası aracın içindeki her şey dokunmatik olarak çalışıyor. Yolcular için pek önemli olmasa da şoförün komutasında olan tuşların dokunmatik olmaması çok daha mantıklı olurdu. Ses açmak ve kapatmak, klimanın ayarlarını yapmak için için dokunmatik ekranı kullanmanız gerekmekte. 7 Serisi tabiki sesli komut ve el hareketlerini algılayabilse de fiziksel tuşlara yer vermesi gerekirdi. Orta konsolda yer alan iDrive sisteminin bütün butonları da dokunmatik seçilmiş. Sürücüyle etkileşim halinde bulunan kristal tasarımlı ışık barı ise çok şık olmuş.
7 Serisinin asıl amacının sağ arka koltuktaki yolcunun konforu ve mutluluğu olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu özel kişiyi mutlu etmek için 31 inçlik devasa bir televizyona yer veren BMW, bu televizyonun kontrolünü ve diğer bir çok şeyin kontrolünü de kapı kollarında bulunan dokunmatik ekranlara gömmüş. Arka kapınıza bir motosiklet çarpması hiç bu kadar maliyetli olmamıştı, değil mi? Tabiki çok fonksiyonlu arka yolcu koltuğunda her türlü konfor öğesi bulunmakta. Baldır desteği, kol dayama, masaj ve soğutma bunlardan sadece bazıları. Arkadaki seçilmiş kişi mutlu olduktan sonra dışarıya verdiği görsel rahatsızlığın önemi olur mu hiç? Şoför de zaten gerekli şeyleri yapar tuşlarla göz zevkim bozulmasın diyen biriyseniz bu 7 Serisi tam sizlik bir araç.
Peki, yeni 7 Serisi, en büyük rakibi olan Mercedes-Benz S Serisini satış rakamlarında geçebilir mi? Bu sorunun cevabı muhtemelen herkes tarafından biliniyor. 7 Serisini sadece içten yanmalı ve elektrikli alabiliyorsunuz. S Serisinde ise içten yanmalıda normal-uzun-Maybach olmak üzere 3 farklı aks mesafesi seçeneğinin yanında EQS gibi elektrikli bir seçenek de sunulmakta. S Serisinde kişiselleştirme imkanı daha fazla ve daha geleneksel bir tasarıma sahip, herkese şık gelen bu tasarımın altında yatan teknoloji de BMW’nin gerisinde değil. Bir de S Serisinin prestij unsuru da var, hele bir de o araç Maybach logoluysa. 7 Serisi, oyuna renk kattı ama rakiplerinin sayısı ve çeşitliliği artmasına rağmen Mercedes-Benz, hiçkimseye en prestijli araçların olduğu bu sınıfı vermek istemiyor.