İtalyan, Ama Neresinden?
Alfa Romeo, sportif otomobiller üreten premium bir İtalyan markası. Hedeflerini hiçbir zaman tutturamamış bir marka olan Alfa Romeo, Giulia ve Stelvio ile orta segmentte boy göstermekteydi. 2 model ile istediği pazar payını elde edememiş olan marka, kompakt segment bir SUV ile satışlarını artırmayı hedefliyor. Giulia ve Stelvio’nun Alfa Romeo ruhunu sonuna kadar yansıttıklarını herkes kabul etmişken Tonale ise ağabeyleri gibi Alfa Romeo’nun kalbi olan Milanolu bir model olarak kabul görmüyor. Tonale, çoğuna göre bir İtalyan ama başka bir şehirden, Fiat’ın merkezi olan şehir Torino. Peki Tonale neden bir Alfa değil?
Öncelikle tasarım olarak ele alalım Tonale’yi, adını ağabeyi Stelvio gibi bir dağ geçidinden alan ufak kardeş. Ön yüzünde “trefoil” yani yonca şeklinde ızgaralara sahip olan Tonale, şık bir ön yüze sahip. 3 parçalı LED matrix teknolojili farlar, Alfa Romeo 159’dan sonra ilk defa gördüğümüz bir detay. “Ön yüzün güncel ağabeylerine daha çok benzemesi gerekirdi.” diyen bir kesim varken, bir başka kesim de “156 ve 159 gibi modellerde kullanılan ön yüzü andırıyor.” demekte. İki kesim de haklıyken Tonale, iki arada bir derede kalmaya başlıyor. Artık Giulia ve Stelvio da bu ön far tasarımına döndü, Tonale markanın yeni yüzü olduğu için diğer modellere de öncülük yapmakta. Alfa Romeo, bu hamlesiyle Tonale’nin arkasında durduğunu gösterirken, Tonale’ye mesafeli davranan Alfistileri de Tonale’ye bir nebze ısındırmaya başardı. Kaslı kaput çizgileri aracın gücünü vurgularken, yuvarlatılmış Y kollu jantlar da bir Alfa Romeo klasiği ama jant kollarındaki ince parça ise yine eleştirilenler arasında. Çamurluk korumaları ve gövde korumalarının parlak siyah seçilmesi ise Tonale’ye farklı bir hava katmış. Aracın genelinde yumuşak hatlara sahip olması ise İtalyan tasarım dilinin bir başka göstergesi. Aracın arkasında da aracın ön far tasarımına benzer bir stop tasarımına yer veren Alfa Romeo, stopları logoya kadar uzatmış ve stopların iç grafiklerini ön farlara göre daha keskin çizgilerle ayırmış. Plakayı küçük bagaj kapağının hemen altına konumlandıran Alfa Romeo, bu bölümü de parlak siyah olarak renklendirmiş.
İtalyanlar araç tasarımına çok önem verirler. Tonale de bunun çok güzel bir örneği. Adaptif hız sabitleyicinin radarlarının üçgen ızgaranın altına çok güzel gizlemiş İtalyan tasarımcılar. Ön tampon kenarlarındaki havalandırma kanallarının aktif olması, araç donanımının ön çamurluklarda yazması ve dış aynaların siyah olması gibi detaylar ise Alfa Romeo’nun sportifliğini vurgulamakta. Bu kadar tasarım odaklı olan Alfa’nın arka sileceği spoiler altına gizlemesi gerektiğini düşünüyorum. Sprint, yani en alt donanım seviyesindeki modeli alırsanız aracın parlak siyah korumalarının boyanmamış olarak gelmesi, ön farların tasarımının değişmesi, egzoz çıkışlarının da sadece hibrit versiyonda sunulması aracın marka algısına zarar veren bir detay. Alfa’nın başka bir sözü daha vardı. Tonale, Alfa’ya özgü bir model olacaktı. Amerika kıtasında Dodge Hornet olarak satılması da Tonale’ye karşı Alfistilerin cephe almasına sebep oldu. Ama Alfistileri en çok kızdıran detay ise Tonale’nin direksiyon sisteminin hissiz ve yapay olması. Oysaki ağabeyleri Giulia ve Stelvio piyasadaki en hisli direksiyon sistemine sahip olmakla övülen modellerdi. Fiat grubundan alınan şasiye ya bu direksiyon sistemini entegre edemedi Alfa Romeo ya da çok maliyetli geldi.
4 motor seçeneğinden 3 tanesi ülkemize getirilen Tonale, bu motorlarını da Fiat Grubundan almakta. Egea’da ve Doblo’da kullanılan 1.6 litrelik 130 beygirlik dizel ünite ve yine Egea’da kullanılan 1.5 litrelik 130 beygirlik hibrit ünitenin 160 beygirlik versiyonu ile sahip olabileceğiniz Tonale’nin en üst motor seçeneği ise Jeep’ten alınan 1.3 litrelik hibrit ünitenin ve dört tekerlekten çekiş ile sunulan 280 beygirlik versiyonu. Alfa Romeo, Stellantis grubundan başka motorlar kullanabilir miydi? Bu sorunun cevabı hayır, çünkü PSA temelli motorlar, FCA temelli şasilere uyumlu değil. Aslında güç üniteleri konusunda sıkıntısı olmayan Tonale, diğer birçok markanın yaptığı motor paylaşımını uygulamasıyla suçlanmamalı çünkü maliyet düşürmek için herkesin yaptığı bir şey. Tonale’nin her donanımında farklı bir şanzıman ünitesi sunması ise garip olmuş. Bu özelliklerden dolayı da ne konfor odaklı ne de sportiflik odaklı bir sürüş tarzına sahip Tonale.
Tasarım, tasarım, tasarım. İç mekanda da en çok vurgulanacak konu olmayı başarıyor tasarım. Üst modellerden alınmış olan direksiyon simidi, direksiyon simidinde yer alan ve Alfa’nın simgesi haline gelmiş motor çalıştırma butonu, kolona sabitlenmiş alüminyum vites kulakçıkları, analog göstergeleri koruyormuş gibi tasarlanan dijital gösterge panelinin siperliği, alüminyum pedal seti. Hepsi birbirinden güzel. Ama bundan sonra başlıyor eleştiriler. Havalandırma nozülleri ucuz araçlardan alınmış gibi durmakta, multimedya ekranı Uconnect 5 temelli ve ağabeyleri gibi tasarıma gömülmek yerine dikey bir yerleşime sahip. Kapı kollarındaki kumandaların Egea’dan alınması, genel olarak parça kalitesi iyi olsa da yer yer çok düşük kalitede plastik kullanılması, işçilik kusurları ve bir Alfa Romeo’ya yakışmayan bir şekilde renkli koltuk opsiyonu sunmaması gibi şeylerden dolayı Alfistiler tarafından adeta linçe uğruyor Tonale. Milanolu değilsin Torinolusun denilen Tonale, iç mekanda bu yüzden sınıfta kalıyor.
Bagaj hacmi dizel versiyonda 500 litre olan Tonale, dört tekerlekten çekişli Q4 versiyonunda ise 385 litre gibi küçük sayılacak bir bagaj hacmine sahip. Arka yaşam alanında sunulan havalandırma kanalları, kol dayama gibi detaylar konforu artırırken yaşam alanında diz ve baş mesafesi de ortalama seviyelerde. Aracın arka yaşam alanında kullanılan plastik kalitesi ise daha iyi olmalıydı.
Adaptif hız sabitleyici, şerit takip sistemi, kör nokta uyarı sistemi, 360 derece kamera sistemi, Harman Kardon ses sistemi ve havalandırmalı koltuklar gibi özellikleri sunsa da hepsini opsiyon listesine koyan Alfa Romeo Tonale’nin standart donanımı rakiplerinin gerisinde kalmakta. Otomatik kararan dikiz aynasının 2023 yılında bir premium otomobilde opsiyon olarak sunulması kabul edilemez. Kaldı ki, Sprint donanımını alırsanız adaptif LED matrix farlar ve parlak siyah renkli dodikler de sunulmamakta. Standart donanım seviyesinin geliştirilmesi, direksiyon sisteminin güncellenmesi, renkli iç mekan döşeme opsiyonları gibi detaylarla bütün Alfistileri kendine daha fazla çekebilir Tonale. Peki siz Alfa Romeo Tonale’yi nasıl buldunuz?